Türk Ticaret Kanunu’nda Haksız Rekabet Hukuku Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Haksız rekabet, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 57. maddesi ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 54. maddesi ile düzenlenmiştir.

Yalan haberler, bir ticari faaliyeti karalamaya yönelik reklamlar veya Türk Borçlar Kanunu’nun dürüstlük kurallarına aykırı diğer davranışlar nedeniyle müşterisini kaybeden veya kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalan kişi, bu eylemlerin durdurulmasını ve varsa uğradığı zararın tazminini talep edebilir. Aynı şekilde ikinci fıkra da ticari konularda haksız rekabet halinde Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin uygulanacağını belirtmektedir. Bu bağlamda, Türk Ticaret Kanunu’nun haksız rekabet hükümleri dikkate alındığında, haksız rekabet, rakipler veya tedarikçiler ile müşteriler arasındaki ilişkileri olumsuz yönde etkileyen yanıltıcı veya gereksiz yere zarar verici ifadelerle iftira olarak tanımlanmaktadır.

Haksız Rekabetin Şartları Nelerdir?

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 55. maddesi haksız rekabetin temel koşullarını belirlemektedir. Ancak haksız rekabet bu durumlarla sınırlı değildir. Kanuna göre bu durumlar haksız rekabetin ana halleridir ve benzer durumlar da haksız rekabet teşkil edebilir. Kanunda belirtilen başlıca durumlar şunlardır:

Dürüstlük kuralına aykırı davranış ve yöntemler

  • Yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere saldırgan ifadelerle başkalarını veya onların mallarını, ürünlerini veya faaliyetlerini karalamak.
  • Birinin işi, malları, hizmetleri hakkında yanlış veya yanıltıcı beyanlarda bulunmak veya bu yöntemleri başka bir kişiye rekabet avantajı sağlamak için kullanmak;
  • Onur belgesi, ödül, onursal unvan almış gibi davranmak, özel yeteneklere sahipmiş gibi davranmak,
  • başka bir kişiye ait mal, hizmet veya eserlerle karıştırılabilecek eylemlerde bulunmak;
  • Rakibin mal ve hizmetlerini makul olmayan veya yanıltıcı bir şekilde küçük düşürmek, başkalarına ait mal ve ürünler için rakibin itibarını kullanarak rekabet avantajı elde etmek;
  • Bazı hizmet veya malları teslim fiyatının birkaç katı altında satmak veya teklif etmek;
  • Ek indirimler vererek müşteriyi ana ürünün gerçek maliyeti ve hizmeti hakkında aldatmak;
  • Usule aykırı satış yöntemleri kullanarak müşterinin karar verme yeteneğini sınırlamak;
  • Mal veya hizmetin miktarını, kalitesini, kullanım amacını veya tehlikesini gizleyerek tüketiciyi aldatmak;
  • Taksitli satış sözleşmelerinde veya benzeri işlemlerde tapu ve peşin veya brüt satış bedelinin veya taksitler için ek maliyetlerin Türk Lirası olarak belirtilmemesi,
  • İhtiyaç kredileri ile ilgili kamuya yapılacak duyurularda, kredinin adının veya krediye ilişkin bilginin açıkça belirtilmemesi;
  • Ticari faaliyetler kapsamında taksitli satış veya ihtiyaç kredisi sunan ve sözleşmenin bedeli, kapsamı ve ödeme koşulları hakkında eksik veya yanlış bilgi içeren muhasebe yöntemleri kullanmak.

Sözleşmenin İhlalini veya İhlalini Teşvik Etmek

  • Müşterileri, müşterilerle anlaşmalar yapmak için başkalarıyla anlaşmaları bozmaya teşvik etmek;
  • Üçüncü şahısların çalışanlarına ve yetkililerine işlerini ihmal etmeleri nedeniyle menfaat sağlama, ilgili tekliflerde bulunarak veya sağlamaya çalışarak kendisine veya başkasına menfaat sağlama;
  • çalışanları veya temsilcilerini, işverenlerinin veya müşterilerinin endüstriyel ve ticari sırlarını ifşa etmeye veya elde etmeye teşvik etmek;
  • Taksitli satış, peşin satış veya ihtiyaç kredisi alan kişiyi müşteri ile aynı sözleşmeyi yapmaya, kredi sözleşmesini reddetmeye veya sözleşmeyi bozmaya teşvik etmek;

Başkalarının ürünlerinden izinsiz kazanç

  • Bir emanet teklifinden, hesaptan vb. Üründen yetkisiz kazanç elde etmek,
  • Başkasının teklifi, hesabı vb. izinsiz olduğu bilinse veya yararlanma;
  • Başkasına ait ticari ürünleri makul bir ücret ödemeden çoğaltarak menfaat sağlama;
  • Endüstriyel ve ticari sırların yasa dışı ifşası, yetkisiz kullanımı veya başkalarına aktarılması,
  • İş şartlarına uyulmaması ve dürüstlük kuralına aykırı işlem koşullarının kullanılması,
  • Bu konuda karşı tarafa karşı doğrudan veya yorum yoluyla uygulanan yasal düzenlemeden önemli ölçüde farklı olması; veya hak ve borç taksimi ile sözleşme hükümlerine önemli ölçüde aykırı genel şartlara yer verenler kötü niyetli hareket etmiş sayılır.

Haksız rekabet davaları
6102 sayılı Kanun çerçevesinde haksız rekabete dayalı davalar şunlardır;

  1. Tespit Davası
    Aynı zamanda davacı haksız rekabete yol açan fiilin hukuka aykırılığının tespitini talep etmektedir. Bu tür davalarda sanık cezalandırılmaz.
  2. Haksız Rekabetin Men’i Davası
    Davacı bu dava ile devam etmekte olan haksız rekabet teşkil eden davranış ve uygulamaya son verilmesini istemektedir.
  3. Haksız Rekabetin Ref’i Davası
    Bu dava ile davacı eski halin iadesini talep etmektedir. Diğer bir deyişle, haksız rekabet teşkil eden davranış, yapılmamış olsaydı var olacak durumu düzeltmeyi amaçlar. Bu itibarla, ifşa ile haksız rekabet oluşması halinde, ifşanın düzeltilmesi ve haksız rekabet teşkil eden araç ve malın ortadan kaldırılması istenebilir.
  4. Tazminat Davası
    Maddi zararın tazmini istemiyle haksız rekabet teşkil eden eylemde kusur varsa, davacı haksız rekabetten doğan zararı tazmin edebilir.

TBK’nun 58.maddesinde ifade edilen şartların varlığı halinde manevi tazminat da talep edilebilir.

Benzer şekilde, bir maddi tazminat davasında hakim, davalının haksız rekabet nedeniyle menfaat elde etmesi yerine, davacı lehine karar verebilir. Ayrıca ekonomik çıkarları zarar gören veya zarar görebilecek olan müvekkillerin bu taleplerini mahkemede ileri sürme hakları bulunmaktadır. Ancak tüketicilerin haksız rekabete konu olan araç veya eşyanın kaldırılmasını talep etme hakkı bulunmamaktadır.

Kurucu belgelere göre üyelerinin ekonomik çıkarlarını korumaya yetkili ticaret ve sanayi odaları, girişimci odaları veya diğer meslek kuruluşları/birlikler haksız rekabet yasağını belirleme ve haksız rekabeti reddetme, dava açma hakkına sahiptir. . Kuruluş belgelerine göre, tüketicilerin ekonomik çıkarlarını koruyan sivil toplum kuruluşlarının yanı sıra, devlet kurum ve kuruluşlarının da haksız rekabetin tespiti, yasaklanması ve haksız rekabetin reddi için mahkemeye başvurma hakları bulunmaktadır.

Haksız rekabetin yasaklanması veya haksız rekabet nedeniyle haksız rekabetin reddedilmesi davalarına ilişkin hüküm, bu kişilerden ticari amaçla doğrudan veya dolaylı olarak haksız rekabet malı alan kişiler hakkında uygulanır. , adına karar verilen kişi/kişiler dışında. Kanun’un lafzından da anlaşıldığı üzere tüketiciler, özellikle ifadeyi ticari amaçla kullanmak suretiyle sahaya girmemektedir.