Hakaret günlük hayatta sık görülen bir suçtur ve uygulanması önemlidir. Aşağılama suçları temel olarak insan onurunu zedeleyen genel aşağılayıcı suçlar ve diğer bazı değerleri çiğneyen özel aşağılayıcı suçlar olarak ikiye ayrılmaktadır. Genel bir hakaret suçu olan hakaret suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125-131. maddelerinde düzenlenmiştir. maddeler arasında düzenlenmiştir.
Özel hakaret suçları TCK’nun 299. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddede; ‘Cumhurbaşkanına hakaret’, m.300 ‘Devletin egemenlik alametlerini aşağılama’, m.341 ‘Yabancı devlet bayrağına karşı hakaret‘ , m.301 ‘Türklüğü, Cumhuriyeti, Devletin Kurum ve organlarını aşağılama’ suçları olarak düzenlenmiştir. Kanun’un 130. maddesinde kişinin hatırasına hakaret suçu yer almakla birlikte bu suç, hakaret suçundan bağımsız bir suç olarak düzenlenmiştir. Hakaret suçuyla korunmak istenen hukuki değer, kişilerin bireysel hakları ve özsaygılarıdır.
Başlıklar
Hakaret Suçunda Fiil
Hakaret suçu iki farklı şekilde işlenebilir;
- Belirli bir durum ve olguyu mal sayarak, kişinin onur ve haysiyetini zedeleyerek;
- Küfür ederek kişinin şeref ve haysiyetine zarar vermek;
Hakaret suçunun oluşabilmesi için failin yukarıdakilerden birini veya birkaçını yapması gerekir.
Hakaret Suçunun Şartları
Hakaret suçunun oluşabilmesi için belirli şartların var olması gerekir. Bunlar;
- Bir kişinin şeref, haysiyet ve haysiyetine tecavüz.
Suçlama, başka bir kişinin onurunu, haysiyetini ve haysiyetini zedeleyecek nitelikte olmalıdır. Fiilin, mağdurun şeref, haysiyet ve haysiyetine zarar verilmesini gerektirmeyecek nitelikte olması yeterlidir. - Belirli bir fiili veya olguyu atfetmek veya lanetlemek
Belirli bir eylemin veya olgunun atfedilmesi, işlenen belirli bir olay veya eylemin mağdura atfedilebileceği anlamına gelir. Diğer bir deyişle, içerik açısından nesnel olarak doğrulanabilecek bir olay, mağdura atfedilmelidir.
Küfür açısından bakıldığında, bir kimse hakkında şeref, haysiyet ve itibarını zedeleyici menfi bir değer görüşünü soyut olarak ifade etmektir.
Hakaret suçunun Tanımı
Hakaret suçu insan haklarına karşı işlenen bir suçtur. Bu suç türü özgü suçlar kapsamında değildir. Yani tüzel kişiler dışında herkes; yaş, cinsiyet, ırk gözetmeksizin bu suçun faili olabilir. Mağdura gelince, sırf insan olduğu için değer tanıyan herkes bu suçun mağduru olabilir.
- Bir kişiye yöneltilen ifadeler küfür içermese bile hakaret suçunu oluşturabilir. Örneğin, engelli bir kişiye “kör” demek hakaret suçu oluşturabilir. Ancak kişinin fiziksel veya psikolojik özelliklerinden başka bir husus belirtmek maksadıysa ifade kullanılmışsa ve ispat edilirse hakaret suçu oluşmaz. Örneğin A, B’ye bir mücevher çaldığını ve hırsız olduğunuzu söylerse ve B’nin mücevheri çaldığı ispatlanırsa, hakaret suçu yoktur.
Kaba ve etik olmayan davranışlar bu suçun bir parçası değildir. Örneğin, bir kasiyere tezgahı kapatması için bağıran bir yöneticinin davranışı kabadır, ancak bu bir hakaret suçu oluşturma. Çünkü eylemde küfür bulunmamaktadır.
Hakaret suçunda önemli olan, hakarete uğrayan kişinin hakareti duymuş olması gerektiğidir. Ayrıca, eylemin mutlaka yüz yüze olması zorunda değildir, mağdurun doğrudan suçtan haberdar olması şartıyla, örneğin e-posta veya SMS gibi teknolojik imkanlar kullanılarak da yapılabilir.
- Dış küfür durumunda ihlat kavramı ön plana çıkar, bu kavram en az üç kişinin iddia edilen eylem veya olguya hakim olması demektir. Ancak bu üç kişinin birlikte olması veya hakareti aynı anda öğrenmesi gerekmiyor. Aslında bir fiil veya olgu, bir kişiye tebliğ edilmek maksadıyla bir başkasına bildirilirse ve aynı kişi bunu üçüncü kişilere bildirirse, ihtilaf akdi ifa edilmiş olur.
Tanıtım ise nitelikli durumlarda ortaya çıkar. Aleniyet, iftira teşkil eden içeriğin bilinmeyen kişiler tarafından bilinmesini sağlayacak şekilde herhangi bir şekilde suç işlenmesi anlamına gelir. Suçlunun iftira niteliğindeki konuşmasının gerçekten duyulup duyulmaması, nitelikli halin uygulanması açısından önemli değildir.
Hakaret Suçunda Cezayı Ağırlaştıran Nedenler (Nitelikli Haller)
Bazı durumlarda yasama organı, küfür suçunun daha ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini düşünmüştür. Bu durumlar:
- Memurun görevi nedeniyle;
- Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve inançlarını açıklamaya, değiştirmeye, yaymaya çalışmak ve dininin emir ve yasaklarına uygun hareket etmek;
- Kişinin dini nedeniyle kutsal sayılan değerlerden bahsetmek,
- Alenen hakaret etmek,
İşlenmesi halinde verilecek cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz. Hakaretin alenen işlenmesi halinde verilecek ceza altıda bir oranında artırılır. Komitede görev yapan kamu görevlilerine görevleri nedeniyle hakaret edilmesi hâlinde suç komite üyelerine karşı işlenmiş sayılır. Ancak bu durumda seri suçlara ilişkin madde hükümleri uygulanır.